8 Mayıs 2011 Pazar

BLOOM TAKSONOMİSİ ÖRNEKLER

BİLGİ
Bilginin hatırlanması ve tanınmasıdır.
Gösterilen eşyaların isimlerini söylemek, bir kavramı tanımlamak, bir nesne ya da olguyla ilgili bazı özellikleri görünce tanımak.
KAVRAMA
Anlama, çevirme, başka sözcüklerle anlatma,yorumlama ya da diğer biçimdeki materyallere dönüştürme yeteneğidir.
İki nesneyi/olayı karşılaştırma, bir kavramı kendi kelimelerini kullanarak tanımlama, özetleme, orijinal bir örnek verme.
UYGULAMA
Bilgiyi kullanma ve bilgiyi bir ortamdan diğerine transfer etme yeteneğidir.
Öğrenilmiş bilgiyi yeni durumlarda kullanma, bir matematik problemini çözmek, önerilen bir iş planının sonuçlarını tahmin etmek.
ANALİZ
ayrıntıları saptama ve bir durumun ya da bilginin parçalarını ayrıştırma ve bulma yeteneğidir.
İlke ve genellemeleri tanıma gibi davranışlar.
SENTEZ
Büyük resmi oluşturmak için parçaları birleştirme yeteneğidir.
Öğrencinin bir problemle ilgili öğeleri düzenlemesi,farklı kaynaklardan bilgileri kullanarak kendine özgü bir ürün geliştirmesi.
DEĞERLENDİRME
Bir değeri ya da bilgiyi uygun kriterler kullanarak sorgulama yeteneği, belirli bir görüş ya da öneriyi eleştirmek ya da savunmak gibi davranışları içerir.

ANDROGOJİ NEDİR?

Androgoji (ya da adragoloji); yine Yunanca; andr (yetişkin) ve agogos (rehberlik)
köklerinden türetilmiştir ve "yetişkinlerin öğrenmesine yol göstermenin ya da yardımın bilim ve sanatı"
anlamına gelir.
Eğitimde yetişkin öğrenmesi özelliklerine göre yapılandırılmış eğitime androgojik yaklaşım
denmektedir. Bu kavram ‘çocuklara öğretmenin bilimi’ diye çevrilebilecek pedagoji’ye koşut olarak
‘yetişkin eğitimi bilimi’ karşılığı olarak kurgulanmıştır. Pedagoji ve androgoji arasında 4 temel fark öne
çıkar. Bunlardan ilki kendini algılamadır. Pedagojik yaklaşımda baskın öğretmen-bağımlı öğrenci
ilişkisi vardır. Oysa androgojik yaklaşımda bunun yerini karşılıklı anlaşma ve yardım edici bir ilişki
almıştır. İkinci fark ise deneyimlerle ilgilidir. Yetişkinlerin deneyimleri öğrenme için zengin bir kaynak
olarak değerlendirilir ve eğitimleri bunun üzerine kurgulanır. Yetişkinler bu deneyimleri ile eğitim
ortamında oluşturulan çok yönlü iletişim sayesinde diğerlerinin öğrenmesine de yardımcı olurlar.
Androgojik eğitim yaklaşımının üçüncü farklılığı içeriğin seçimindeki farklılıktan kaynaklanır. Klasik
yöntemdeki tüm sorumluluğun eğitici tarafından yüklenilmesinin aksine içerik ve yöntem katılımcıların gereksinim ve ilgilerine göre belirlenir. Kişiler neyi öğrenmeye ihtiyaç duyduklarına kendileri karar
verirler, eğitici öğrenmeyi kolaylaştırıcı ve kaynak kişi olarak iş görür. Son olarak özellikle örgün eğitim
geleceğe yönelik kişisel ve toplumsal amaçlara sahiptir. Oysa yetişkinler var olan sorunlarına hemen
kullanabilecekleri çözümler sağlayan eğitimler isterler. Androgojik yaklaşımda eğitim konu merkezli
değil sorun merkezlidir.
Androgojik yaklaşımla eğitim programlarının hazırlanmasında ise öğrenme için uygun ortam
hazırlama, ortaklaşa plan yapmaya uygun yapı oluşturma, katılımcı ilgi, gereksinim ve değerlerini
belirleme, eğitim amaçlarının açık ve net ortaya konması, etkinliklerin planlanması uygulanması ve
sonuçların değerlendirilmesi aşamaları uygulanır.
Androgoji, yetişkinler için yeni bir eğitim yaklaşımı olarak ortaya çıkarken, aynı zamanda
örgütsel gelişme ve yönetim, danışmanlık, psikoterapi ve sosyal psikoloji alanlarıyla da çok yakından
ilgili olduğu anlaşılmıştır. Androgoji, ayrıca bireylerin ve toplumların sağlık ve gelişme alanlarında da
yetişkine yardım edebilen bir eğitim yaklaşımı olarak kullanılmaktadır. Günümüzde Avrupalı
andragologlar sosyal olgu çalışmaları, danışmanlık, sosyalleştirme, sosyal grup çalışmaları, yetişkin
eğitimi, personel yönetimi ve toplum kalkınması gibi alanların hepsinde androgojinin yöntemlerine
başvurmakta ve kullanmaktadırlar.

ANDROGOJİ İLKELERİ

1) Yetişkin güdülenmesi ve başarılı olması için eğitimin
amaç ve hedeflerini bilmelidir.

2) Yetişkin öğrenme sürecine katılmalıdır.

3) Öğretim yetişkinin sosyal rollerini ve yeteneklerini
geliştirici olmalıdır.

4) Öğrenme için olumlu eğitim ortamı hazırlanmalıdır.

5) Çeşitli öğretim yöntem ve teknikleri kullanılmalıdır.

6) Öğrenme için yeterli zaman verilmelidir.

7) Yetişkinin deneyimleri öğrenme kaynağıdır. Geçmiş
deneyimlerin öğrenmeyi etkilediği göz önünde tutulmalı
ve yeni öğrenilenler, eskilerle bütünleştirilmelidir.

8) Öğrenilecek konunun ayrıntısı yapısallaştırılmalıdır.
Bilgiler basitten karmaşığa gitmeli ve kavrayarak
öğrenme sağlanmalıdır.

9) Öğrenilenler arasındaki bağlantının yetişkin tarafından
keşfedilmesi sağlanarak ve uygulama ile; öğrenmenin
kalıcılığı ve farklı alanlara aktarılabilmesi,
gerçekleştirilmelidir.

10) Öğrenme sonunda geri bildirimle doğru ve yanlışlar
verilerek, öğrenmede olumlu tutum geliştirilmelidir.

11) Sürekli değerlendirme ve kendi kendini değerlendirme
ile öğrenme arttırılmalıdır.

12) Yetişkinin eğitim programı işlevsel ve dinamik
olmalıdır. Bireyin ve toplumun değişen gereksinimlerine
göre sürekli şekillendirilmelidir.

13) Yetişkin öğrenme engelleri olan, olumsuz eğitim
ortamı, ilgi duymama, uyumsuzluk, kendisine yararlı
olacağına inanmama, öğrenme hızını zorlama, sosyal statü
ve görünüşünü uygun bulmama, korkma, bunalma, öfke,
korku ve baskı; akılda tutulmalıdır.

KAVRAMLAR

İLGİ:dikkati öncelikle belirli bir şey üzerinde toplama eğilimi; kimyasal koşullar eş ya da birbirine çok yakın olduğunda öğelerin birbirleriyle birleşmede gösterdiği seçicilik.
belirli bir olay ya da etkinliğe yakınlık duyma, ondan hoşlanma ve ona öncelik tanıma; dikkati öncelikle belirli bir şey üzerinde toplama eğilimi.

MOTİVASYON:''Bir işi yapmak için içimizde duyduğumuz güçlü istek'' motivasyondur. Psikoloji dilinde ''güdü'' dediğimiz ''motivasyon'' ne kadar güçlüyse bir işi yapma gücümüz o kadar artar. ''Bir arkadaşımızı görmek'' için güçlü bir isteğimiz varsa ne uzaklık bize engel olabilir ne de bir işimizin olması. Her şeyi bir yana bırakır, arkadaşımızı görmeye gideriz.

TUTUM:
1.Tutulan yol, davranış:
"Anlayışsızlıklarınız ve yanlış tutumlarınız yüzünden beni inatçı sanıyorsunuz."- T. Buğra.
2.Para veya herhangi bir şeyi dikkatli kullanma, idare, idareli tüketme, iktisat, tasarruf, ekonomi.

AKADEMİK:Akademi ile ilgili olan. Bilimsel niteliği olan

ÖZ BENLİK:Bir kimsenin öz varlığı, kişiliği, onu kendisi yapan şey, kendilik, şahsiyet .

ÖĞRETİM TASARIMI VE ÖĞRENME STİLİ ARASINDAKİ İLİŞKİ

Öğretim Tasarımı ve Öğrenme Stili Arasındaki İlişki
Tasarım, eğitim içinde öğrenme-öğretme ortamlarının planlanması, organize edilmesi ve uygulanması faaliyetlerinde etkili olarak kullanılmaktadır. Bu faaliyetler eğitim içinde uygulandığında "öğretim tasarımı" (instructional design) olarak adlandırılmaktadır.
Öğrenme stili ise kişisel bir özellik olup bireyin, öğrenmeye yönelik niteliklerini ifade eder. Öğrencinin psikolojik olarak çevresini nasıl alçıladığını çevresiyle nasıl etkileşim içinde bulunduğunu ve nasıl tepki verdiğini ortaya koyan bireysel özellikler ve tercihler grubu olarak adlandırılır. Farklı öğrenme stiline sahip olan öğrencilerin farklı öğrenme ortamlarına ihtiyaç duydukları yapılan araştırmalarda elde edilen buldular arasındadır.
Sonuç olarak öğretim tasarımı ile öğrenme stili arasındaki ilişkiyi bağlayacak olursak öğrenme stilinde öğrencilerin farklılaşan özelliklerinden dolayı oluşturacak ortam ve olanaklar öğretim tasarımı kapsamında ele alınır ve gerekli çalışmalar yapılır.

ÖĞRENME STİLİ ÜZERİNDE ÇALIŞAN ARAŞTIRMACILAR KİMLERDİR?

Aynı sınıfı paylaşan öğrencilerin akademik açıdan “bir” ya da “benzer” özelliklere sahip olsa bile, öğrenme konusunda farklı özelliklere yani farklı öğrenme stillerine sahip oldukları araştırmacılar tarafından ortaya konmuştur. Öğrenme stili kavramı, günümüz eğitim dünyasında özellikle de ülkemizde yeni yeni konuşulmakta olan bir konudur. Fakat, bu tartışmalar daha çok akademik çevrelerde yapılmakta olup henüz okullara taşınabilmiş değildir.

Bu çalışma,öğrenme stilleri konusunda A. A. Kolb, A. Gregorc ve Dunn ve Dunn’ un ayrı ayrı geliştirdikleri kuramları tanıtmayı ve aralarındaki benzerlikler ile farklılıkları incelemeyi amaçlamaktadır. Çalışmada önce, her bir kuramın öğrenmeye bakışı, kuram ile kuramlarına dayalı olarak geliştirdikleri öğrenme stillerinin-biçimlerinin belirgin özellikleri verilecek ve izleyen aşamada kuramlar arasındaki benzerlikler ile farklılıklar ortaya konmaya çalışılacaktır.

2 Mayıs 2011 Pazartesi

ÖĞRETİM TASARIMI SÜRECİ ALTINDA YATAN SAYINTILAR

Sayıltı 1: Öğretim tasarımı süreci hem sistematik bir yaklaşımı hem de plan üzerindeki ayrıntılarla uğraşmayı gerektirir.

Sayıltı 2: Öğretim tasarımı süreci belli bir ders geliştirme düzeyinde başlar.

Sayıltı 3: Öğretim tasarımı öğretim tasarımcıları ve planlamacılar tarafından geliştirilir.

Sayıltı 4: Planlama yapılırken, tüm öğrenenler için doyum sağlayıcı ortamların ve başarıların sağlanması gerekir.

Sayıltı 5: Öğretim tasarımı kapsamdan çok bireye odaklanır.

Sayıltı 6: En iyi olan tek yol yoktur.

ÖĞRETİM TASARIMINDA YER ALAN ÖĞELER NELERDİR?

Program kimin için geliştirilecek? (öğrenenin özellikleri)
Öğrenenlere ne öğretmek istiyoruz? (hedefler)
Konu ya da beceriler en iyi nasıl öğretilir? (öğrenme/öğretme yöntem ve etkinlikleri)
Uygulama süreçleri ve kararları
Ne öğrendiler/ne kadar öğrendiler? (değerlendirme süreci)
Öğretim tasarımının çerçevesini oluşturan bu beş öğe, öğrenenin özellikleri, hedefler, yöntemler ve değerlendirmedir.